Son güncelleme: 3 ay önce
Cosmos üzerine kurulu, hızla büyüyen Terra platformu, Ethereum’dan sonra en çok tercih edilen ikinci en büyük DeFi ekosistemi haline geldi.
En son TVL verilerine göre, Terra şu anda 22 milyar doların üzerinde toplam kilitli değere (TVL) sahip ve ABD doları bazında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmış durumda.

Bu, üçüncü sıradaki BNB Chain (eski adıyla Binance Smart Chain) ve Avalanche’ın nerdeyse iki katı. Ethereum ise 111 milyar dolarlık TVL ile halen tüm DeFi pazarının %54’üne hükmediyor.
Ancak yukarıdaki grafiği USD yerine LUNA cinsinden okuyacak olursak karşımıza farklı bir tablo çıkıyor. Yukarıdaki grafikte USD bazında TVL’nin sürekli arttığını görüyoruz ancak toplam kilitli LUNA miktarına baktığımızda geçen yazdan itibaren çok ciddi bir değişiklik gözükmüyor. Bu da şu demek oluyor, geçen yazdan beri Terra ağındaki LUNA miktarı ekosistemdeki yakma mekanizması ile sabitlenmiş durumda. Ancak USD cinsinde değer sürekli artıyor.

CoinGecko verilerine baktığımızda, LUNA’nın geçen hafta yaklaşık %38.8 arttığını görüyoruz. Aynı dönemde, Terra’nın en büyük DeFi projesi olan Anchor Protocol’ün (ANC) arkasındaki ANC token de %70’ten fazla yükseldi. Anchor, kullanıcıların UST üzerinden (Terra’nın algoritmik, USD sabitli sabit parası) %19.49’a kadar kazanabilecekleri Ethereum’un Aave’sine benzer bir para piyasasıdır.
Bu nedenle, Terra ekosistemine büyük bir destek sağlayan çok sayıda fiyat hareketi var. Son artışın nedenleri ise çok fazla. Örneğin, LUNA tokeni geçen ay FTX Exchange’de işlem görmeye başladı.
Ayrıca Luna Foundation Guard (LFG), geçen ayın sonuna doğru, popüler risk sermayesi şirketi Arrows Capital liderliğindeki bir finansman turunda LUNA tokenlerinin satışı yoluyla 1 milyar dolar fon topladığını açıkladı.
Bu fonun toplanmasındaki asıl amaç, Terra’yı desteklemek için tasarlanmış kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Luna Foundation Guard’ın (LFG), herhangi bir değişken fiyat dalgalanması durumunda stabilcoin’e korelasyonsuz bir rezerv sağlayabilmesidir. Bu rezerv, UST’nin 1 dolara sabitlenmesine yardımcı olacak.
UST ve LUNA’nın tasarımı göz önüne alındığında, bu rezervin korelasyonsuz bir rezerv şeklinde olması önemlidir. Her 1$ UST oluşturulduğunda, LUNA’daki 1$ yok edilir. Tersi de doğrudur—LUNA her oluşturulduğunda, UST yok edilir.
Bu yakma mekanizması ilginç bir arbitraj fırsatı yaratır. UST 1 doların altına düşerse, kullanıcılar yine de bu UST’yi satın alabilir ve ardından 1 dolarlık LUNA ile takas edebilir ve aradaki farkı cebine koyabilir. Ve bu UST satın alınıp takas edildiğinden yakılır ve dolaşımdan çıkarılır. Bu, stablecoin’in arzını azaltır ve fiyatının 1 dolara yükselmesine yardımcı olur.
Tersine, UST’yi basmak için daha fazla LUNA yok edildikçe, dolaşımdaki LUNA arzı azalır ve benzer bir fiyat artışı sağlar.
Gördüğünüz gibi, bu iki varlık arasında çok sıkı bir arz-talep ilişkisi var. Bitcoin gibi alakasız bir varlığı denkleme dahil ederek, LFG, yukarıdaki mekanizmanın bir nedenden dolayı UST’nin sabitlenmesini sağlamada başarısız olması durumunda kendini güçlendirmiş oldu.

Ve UST’nin piyasa değeri her hafta büyüdükçe, LFG tarafından ayrılan 1 milyar dolarlık rezerv çok mantıklı bir hal alıyor. 13 milyar dolardan fazla piyasa değeri olan bir projeyi dengede tutabilmek için böylesine büyük bir rezerve ihtiyacınız var.
Bitcoin’i Terra ekosistemi için bir yedek varlık olarak kullanmanın bir başka avantajı da, örneğin algoritmik stabilcoin DAI’yi destekleyen USDC stabilcoin’in aksine sansüre dayanıklı ve daha ademi merkezi olmasıdır.
Terra, Ethereum’u yakalamaktan çok uzak olsa da, o yönde hızla ilerliyor.